Sorun mu?
Tekrar dualite kavramına dönüyorum.Sorun ve çözüm ikileminin dualitede iki değişmezi vardır;
1-Sorun olarak var olan bir algı varsa, bunun kesin ve kesin bir de çözüm tarafı olmalıdır. Zıtlıklar dünyasının kendi gerçekliğinde hiçbir kavram tek başına var olamaz.
2-Sorunu var eden ruh halinizle (enerjinizle) çözüm üretemezsiniz.
‘ Bu kadar sorunun içinde senin hala gülebiliyor olmana inanamıyorum Ahmet!!!!’’
‘Bu kadar derdimiz var sen hala dışarı çıkıp gezmekten bahsediyorsun!!’ gibi lafları kriz anlarında ya duymuşsunuzdur ya da etmişsinizdir. Benim de tam bunlardan bahsedecek olmam lütfen sizi kızdırmasın.
Sorun hissi bataklık gibidir, eğer ona teslim olursanız sizi içine çeker. Çözümü görmeniz imkânsızlaşır. Yapmanız gereken şey kendinizi hafifleştirip sorunun üstüne çıkarmayı başarmak, böylece çözümü daha kolay görebilmenizi sağlamaktır.
Madde madde gidelim… Bir sorununuz olduğuna inanıyorsunuz ve bu sizi mutsuz ediyor. Çözümü görebilmek için neler yapılabilir;
- Birincil olarak bilmeniz ve inanmanız gereken şey; eğer bir sorun varsa çözüm de oralarda bir yerlerde olmalıdır.
- İçinde olduğunuz his sorunun olduğu yer olduğuna göre bir an önce o histen çıkmalısınız ki çözümün olduğu yere geçebilin.
- Sorun hakkında sürekli konuşuyor, sürekli onu düşünüyor olmak hem sorunu daha çok büyütür hem de hem de bataklık benzetmesindeki gibi sizi içinde olduğunuz hisse daha çok sabitler.
- Sorun hakkında sadece konuşmuş olmak için ya da dert yanmak için konuşmayın.
- Sorun artık kendini belli ettiğinde onu yok saymayın. Varlığını kabul edin. Çözümü olduğundan emin olun. Ve hemen kendinize bir zaman dilimi belirleyin. Bu süre zarfında ( 3 saatle 3 gün arası değişebilir, daha uzatmasanız iyi olur) kendi kendinize asla sorunu düşünmeyeceğinize ve sadece kendinizi eğlendireceğinize söz verin.
- Eğlence ve şükran; bunlar en hafif hislerden ikisidir. Sizi hemen sorunun olduğu yerden çok yüksek bir yere geçirir.
- Sorunu yok sayın demiyorum, sorunu görmezden gelin demiyorum, sorunu unutun demiyorum. Onun var olduğunu kabul edin ve izin alın-mola verin-hissinizi değiştirin diyorum.
- Size en keyif verecek şey ne ise bu süreçte, onu yapın.
- İnsanın bazı sorunları olduğunda eğlenmemesi gerektiğini söyleyen kişiler bırakın kendi sorunlarını o şekilde çözmeye çalışmaya devam etsinler, umursamayın ve bu süreyi kendinize ayırın.
- Karar verdiğiniz süreyi aşmayın; amacımızın sorundan kaçmak olmadığını aklınızdan çıkarmayın.
- Eğlenmek için bedeninize zarar verecek ya da uyuşturacak hiçbir şeyi kullanmayın. Amacımız uyuşmak değil, çözümü görebilir olacak duruma gelmek. Banu eğlen dedi diye arkadaşlarınızla sabaha kadar içki,vs âlemlerine lütfen dalmayın.
- Süre dolduktan sonra, yeni ruh halinizle, elinizde bir kâğıt kalem oturun ve aklınıza gelen olası çözümlerin tamamını salim kafayla yazmaya başlayın.
Çıkan sonuç sizi bile şaşırtacak…
İnanın…
Denemekten bir şey kaybetmezsiniz… Bir deneyin bakalım…
Banu
Aralık 2009
Yorumlarınızı bizimle paylaşmak ister misiniz?